Lipödem mi Aşırı Yağlanma mı?
Kilo artışı ve bölgesel yağlanma, birçok kişi için estetik ya da sağlık açısından sorun yaratabilir. Ancak her bölgesel yağ birikimi lipödem anlamına gelmez. Lipödem, genellikle kalça, basen, bacak ve bazen kolda simetrik olarak görülen, ağrılı ve hassas yağ birikimiyle karakterize kronik bir hastalıktır. Aşırı yağlanma (obezite) ise vücutta genel yağ artışıyla seyreder ve genellikle beslenme alışkanlıkları ile hareketsizlikle ilişkilidir.
Lipödem ve obezite arasındaki en önemli farklardan biri, kilo verildiğinde vücut yağının nasıl azaldığıdır. Aşırı yağlanma durumunda diyet ve egzersizle yağ dokusu azalabilirken, lipödemli bölgelerde yağ kaybı çok sınırlıdır. Lipödemli bireyler kilo verse dahi kalça ve bacaklardaki şişlik aynı kalabilir. Bu da hastaların motivasyonunu olumsuz etkileyebilir ve durumu fark etmelerini zorlaştırabilir.
Bir diğer ayırt edici özellik ise ağrı ve dokunmaya karşı hassasiyettir. Aşırı yağlanmada genellikle bu tür şikayetler görülmezken, lipödemli bölgeler sıkıldığında ağrıya neden olabilir, kolay morarma gözlenebilir. Ayrıca lipödemde şişlik ayak bileğinde sonlanır ve ayak genellikle etkilenmezken, genel obezitede şişlik vücudun her bölgesinde orantılı olabilir.
Doğru tanı, kişiye uygun tedavi planlaması için çok önemlidir. Lipödem, sadece estetik bir sorun değildir; ilerleyici ve yaşam kalitesini düşüren bir hastalıktır. Bu nedenle, eğer diyet ve egzersize rağmen özellikle alt bedeninizde inatçı bir yağlanma, ağrı ve hassasiyet yaşıyorsanız, bir uzmana başvurarak lipödem açısından değerlendirilmeniz faydalı olacaktır.